Allah’tan korkmuyor, kullardan utanmıyor musunuz?
S. Önkibar isimlı şahıs, “15 Temmuz Darbesi Hakkında Hiç Bilinmeyenler” mevzulu videosunda cemaat ve tarikatları biribirine karıştırarak, şeytanın dahi aklına gelmeyen yalan, iftira, yafta ve yakıştırmalarda bulunuyor. Hezeyan ötesi iddiaları akıl, ilim, vicdan, insaf ve insanlık dışıdır!
- Ali Ferşadoğlu / 18.07.2025
Dünya çapında bir lim, mütefekkir ve müfessir Üstad Bediüzzaman, Muhakemât, onun açılımı İşâratü'l-İ'câz, Sözler (bilhassa 25. Söz), Mektûbât ve Lem’alar başta olmak üzere tüm eserlerinde Kur’ân’ın Allah’ın kelâmı ve baştan sona mu’cize olduğunu aklen, mantıken ve ilmen izah ve ispat etmiştir. Meselâ, yerini hiçbir beşerî sözün alamayacağını kesinlikle şöyle ifade eder:
“Katiyen Kur’ân’ın misli yoktur ve olamaz; ve hiçbir şey bu mu’cize-i ekberin yerini tutamaz."1 Kur’ân tercümesini yapan ve Kur’ân yerinde tercümesinin okunmasına cevaz verenlere de, "Risâle-i Nûr’un şiddetli tokatlar"2 vurduğunu beyan eder. Tüm Müslüman ve bilhassa talebelerini bu şuûrla eğitir. Eserlerini bir asrı aşkındır ilim dünyası dahil, yediden yetmişe herkes okuyor, sözlü, yazılı olarak da ilân ve neşrediyor!
Buna rağmen, S. Önkibar isimlı şahıs, “15 Temmuz Darbesi Hakkında Hiç Bilinmeyenler” mevzulu videosunda cemaat ve tarikatları biribirine karıştırarak, şeytanın dahi aklına gelmeyen yalan, iftira, yafta ve yakıştırmalarda bulunuyor. Hezeyan ötesi iddiaları akıl, ilim, vicdan, insaf ve insanlık dışıdır! Meselâ şu saçma iddialarda bulunuyor:
“Cemaat üyesi olmak için şeyhin emirlerini Allah’ın buyrukları gibi görmek gerekiyor! Birebir tanıdıklarımla söylüyorum, müridler için ölçü Kur’ân değil, şeyhtir. Meselâ, bazı Nurcu gruplarda namaz esnasında Kur’ân-ı Kerim’den ayetler değil, Risâle-i Nûr’dan pasajlar okunur. Çünkü, onlara göre Risâle-i Nûr zaten Kur’an demek…”3 Apaçık bir yalan ve iftira!
“Birebir tanıdıklarımdan söylüyorum!” diyorsunuz! Buyurun, ismlerini verin; kim namazda Kur’ân dışında bir şey okudu, okuyor, okur, okuyabilir!? Bu apaçık hezeyandır! Ki, en sarhoş biri bile böyle bir safsatayı, yalanı, iftirayı dillendirmekten âr eder! Allah’tan korkmuyor, kullardan utanmıyor musunuz?
Bilmiyor musunuz ki, iftiranın dünyevî cezâsı bile TCK 267/1 maddesine göre 1-4 yıla kadar hapistir. Özür dileyip tevbe ederseniz dünyada da, ukbada da rezil, rüsvay ve sefil olmaktan kurtulursunuz! Yoksa yandınız!..
Aklı başında hakperest, insaflı, vicdanlı okuyucu ve izleyicilerden onu sorgulamaya; iftira, yalan, çarpıtma ve hezeyanları için özür diletmeye dâvet ediyoruz!
Dipnotlar:
1-Sözler, s. 141.;
2-Emirdağ Lâhikası, s. 143.;